
Ceplerinde sürekli kürdanlar taşıyordu, ama bana mısın demiyordu. Diş ipi kullanmaya başladı, yine çare olmadı. Diş fırçası ve macunu taşımaya başladı, ama bu da pratik değildi! Hem pratik hem de bu sorunu kökten çözen bir yol arıyordu...
Bilirsiniz ki tarihte büyük keşifler hep bir takım tesadüflerin birbirini tetiklemesiyle meydana gelmiştir. 38 sene önce bugün de işte tarihi tesadüfler bir araya gelerek inanılmaz bir olayın gerçekleşmesine izin verdiler.
Ali Dönmez o sabah erkenden kalkmış, kahvaltısını etmiş, duşunu almış ve evden çıkmadan önce de uzamış tırnaklarını kesmeye başlamıştı. Önce ayak tırnaklarından başladı, kıtır kıtır kesti hepsini. Sonra sol elinin tırnaklarını kesti, sağ eline geçti. Başparmak, işaret parmağı, orta parmak, yüzük parmağını kesti... Ama tam o sırada kahvaltıdan beri dişlerinin arasında kalmış uyuz bir zeytin parçası resmen sabrını taşırdı! Kahvaltıdan sonra üşendiği için dişlerini fırçalamamıştı, ama dişlerinin arasındaki o artık da sinirini resmen bozmuştu! Diliyle çıkarmayı ne kadar denediyse de başaramamıştı!

Bu inanılmaz olay onu da çok şaşırtmıştı! Senelerdir denemediği yöntem, gitmediği doktor kalmamıştı! Oysaki az önce bu kadar basit bir yöntemle senelerdir çare bulamadığı sorununu çözüvermişti!
Hemen tırnak makasını yerine kaldırdı ve serçe parmağının tırnağını kesmekten vazgeçti! Böylece tarihte bugün ilk kez birisi sadece serçe parmağının tırnağını uzatmaya karar verdi!
Sokakta Ali Dönmez'i görenler, onun bu müthiş icadını tecrübe edindiler ve buna hayran kaldılar! Onun sayesinde dişlerinin arasında kalan yemek artıklarını temizlemenin işkence haline dönüştüğü bütün insanlar serçe parmaklarının tırnaklarını uzatarak çok daha düzgün bir psikolojiyle çok daha sağlıklı bir sosyal hayata doğru yelken açtılar!
